İş

Bakan Bilgin’den asgari ücret açıklaması: Halkın beklentisi 8 bin TL’nin üzerinde

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu Bakanlığın 2023 bütçesi ile ilgili yaptığı konuşmada İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs’e geçmiş olsun dileklerini iletti. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin millet iradesini temsil ettiğini hatırlatan Bilgin, Meclis’te her türlü fikri dile getirmenin ve eleştiride bulunmanın değerine işaret etti.

Sendikalaşmayı olağanüstü değerli gördüklerini belirten Alım, kamuda sendikalaşma oranının oldukça yüksek olduğunu, çalışanlar arasında ise oldukça düşük olduğunu söyledi. Özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerde personelin sendikalaşma ve sendikal haklarına aykırı bir durum gelişmesinin bu durumun en değerli nedeni olduğunu anlatan Alım, tüm siyasi partilerin ve siyasetçilerin buna karşı mücadele etmesi gerektiğini vurguladı.

Bu konuda bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Alım, şöyle konuştu: “Sendikalaşmanın önünü açacak sendikal mücadeleye, işçilerin sermayeye karşı örgütlenmesini sağlayacak mücadeleye destek vermeliyiz. Bu konuda asla geri adım atmayacağız.”dedi.

Bakan Alım, örgütlü personelin işyerinden çıkarılması da dahil olmak üzere bazı durumların kendisine bildirildiğini, hukuka aykırı bir işlem varsa cezalandırma ve kapatma da dahil olmak üzere gerekeni yaptığını belirtti. Satın alma, “Bana ulaştıklarında ben orada işçilerin yanındayım. Çünkü bu kanun TBMM’nin çıkardığı kanundur. Bu kanunun arkasında durmak bizim görevimiz, biz fedakarlık yapmıyoruz, işimizi yapıyoruz. görevimiz.”ifadeleri kullandı.

sendikalı özgürlükleri genişletecek düzenlemelere ihtiyaç var.Dikkat çeken Alım, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mevcut düzenlemelerin de kötü kullanımları var. İşyeri ile iş arasında farklı oranlar var. Bunu bir an önce düzelteceğiz, ortadan kaldıracağız. Patronların iş kolu uygulamasında da keyfilikler var. Adam gidiyor. ilgisiz bir iş kolu ve geçerlidir.İşçiler örgütlenmeye kalktığında iş kolu değişir.İş kolunu işverenin başvurusu olarak değil, iç hukukumuzun kriterlerine göre belirlediğimiz işyeri olarak belirleyeceğiz. iş kolu.”

‘Türkiye’nin son yıllarda yaptığı en temel sosyal düzenleme’

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Alim, kamu çalışanlarının toplu sözleşmelerinde enflasyonun etkilerinden korunmaya yönelik hususlar yer aldığını, beslenmeden yakacak yardımına kadar birçok düzenlemeyi hayata geçirdiklerini söyledi.

3600 ek gösterge için yasal düzenleme yapıldığını hatırlatan Alım, “Başlangıçta 4 meslek grubunu kapsıyordu. Biz genişlettik ve yaklaşık 6 milyona çıkardık. Bu, Türkiye’nin son dönemde yaptığı en radikal sosyal düzenleme. yıl.” Değerlendirmesini paylaştı.

Bu yönetmeliğin daha da genişletilmesi yönündeki taleplere değinen Alım, şunları söyledi: “Bu konu gündemimizde. Onu da çalışıyoruz. İnşallah Meclis’imize de arz ederiz” dedi.söz konusu.

Bu yıl taban fiyatta aritmetik olarak yüzde 80’in üzerinde artış olduğunu anlatan Alım, şöyle konuştu: “Enflasyon o kadar yıkıcı hale geldi ki, enflasyon karşısında asgari ücretin reel değeri düştü. Bu nedenle asgari ücretle ilgili görüşmelerimiz bugün yeniden başladı ve devam ediyor. Oturduğumuz üçlü masada bu görüşmeler devam ediyor. işçi ve işveren sendikalarımızla.”değerlendirmesini yaptı.

Bakan Alim, taban fiyat üzerinden yaptığı çalışmalara atıfta bulunarak, “Halkın ortalama beklentisi çok yüksek, 8 bin liranın üzerinde. Patronların beklentisi 7 bin lira civarında. Asgari ücret dışında fiyat alan personel için gerekli sayı 7 bin-7 bin 500 lira. Ancak asgari ücret Türkiye ortalamasından bahsediyorum, 3 büyükşehir farklı, 7 bin 600 lira çıktı, demek ki ateş düştüğü yerde yanıyor, asgari ücretle çalışan personel daha yüksek bekliyor. ve Türkiye genelinde 3 büyükşehirde farklı ücret seviyeleri.”dedi.

Asgari ücret miktarıyla ilgili konuşulan bazı rakamların olduğunu hatırlatan Bilgin, şöyle konuştu: “Komisyon çalışmalarını sürdürürken benim bir rakam telaffuz etmem doğru olmaz”ifadesini kullandı.

Türkiye’de taban ücretlilerin işçiler içindeki oranı yüzde 60 değil yüzde 38Etrafta olduğunu kaydeden Alım, şunları söyledi:

“Ayrıca küçümsenecek bir rakam da değil. Ciddiye almamız gerekiyor. Bu da bize asgari fiyat düzenlemesinin sadece taban ücretlileri ilgilendiren bir konu olmadığını gösteriyor. Taban fiyat düzenlemesinin başka bir işlevi daha var. Asgari fiyattaki ayarlama, tüm ücretlilerin aldığı fiyat seviyeleridir.Asgari fiyata göre farklılık gösterir ve doğrusu yukarıya tırmanır.Dolayısıyla asgari fiyat politikası diğer fiyatları da aynı anda belirleyen ve düzenleyen bir etki yaratmaktadır. Taban fiyatı ne kadar gerçekçi belirlersek taban fiyata yakın çalışan işçilerin fiyatları da o kadar gerçekçi olur ve ücretliler lehine bir etki yaratır.”

akademisyen, işsizlikle baş etmenin tek yolu ekonomik büyümedir.Yüzde 5’lik büyümenin 700 bin, yüzde 7’den fazla büyümenin ise 1 milyon istihdam yaratılmasına yol açtığını, sayıların bölümlerdeki farklılaşmaya göre değişebileceğini söyledi.

Aktif işgücü ve pasif işgücü politikalarıyla istihdamı desteklediklerini ve bunun sürdürülebilir olmasını sağlayan politikalar izlediklerini belirten Alım, kısa çalışma ödeneği, peşin fiyat takviyesi ve benzeri destekleri özellikle salgın döneminde aktif olarak kullandıklarını söyledi.

Aktif işgücü politikalarını yeni istihdam yaratma kuralı ile doğrudan işletmelere verilen takviyeler olarak tanımlayan Alım, bu temellerin çok etkili olduğunu düşündüğünü vurguladı. “Bunları daha etkin bir şekilde devam ettirebilmek için geçmiş dönemde yapılan suistimalleri ortaya çıkardım. Suistimal edilmeyecek şekilde yeniden düzenledik. Şartları belirleyip yönetmeliği yeniden yayınladık. yeni istihdam durumu.”dedi.

“Devletin kaynaklarını sömürü kaynağı olarak görenler var”

İşsizlik Sigortası Fonu’nun desteklediği projelere değinen Bakan Alim, bunlardan birinin de Toplum Yararına Projededi ki.

Fon kaynaklarının iyi yönetilmesi gerektiğini ve o fondan olmayan hiçbir projeye para aktarılmadığını anlatan Alım, suiistimale asla izin verilmediğini ve fon kaynaklarının giderek arttığını söyledi.

Bilgin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın hizmet alanlarından birinin de sosyal güvenlik sistemi kapsamında sağlık hizmetlerinin satın alınması olduğunu belirtti.

Türkiye’de sağlık sigortası sisteminin geliştirilerek nüfusun yüzde 99’unu kapsayacak şekilde yaygınlaştırıldığını vurgulayan Alım, şunları kaydetti:

“Bu Türkiye’nin önemli başarılarından biri. Yani sağlık sigortası olmayan kimse yok. İlaç ve tıbbi malzeme konusunda da dünya tıp otoritelerinin onayladığı her ilacı sigorta kapsamına alıyoruz. Ancak kampanya yürütenler de var. Devletin kaynaklarını sömürü kaynağı olarak görenler var Kutu 20 Türkiye’ye bin, 30 bin, 80 bin dolarlık uyuşturucu satmak isteyenler var, bunun için kampanya yürütenler var. Devletin kaynaklarını sömürü kaynağı olarak görenlere fırsat vermeyin. Bilin ki bunların hiçbiri dünya tıp otoriteleri tarafından desteklenmemektedir, ne Avrupa tıp otoriteleri ne de Türkiye’de. Türkiye sağlık otoriteleri tarafından onaylanmıştır. Onlara izin vermek, sömürüye kapı araladığımız anlamına gelir. Onlara asla şans vermeyeceğimizi burada belirtmek isterim.”

Sözleşmeli personel alımı

Bakan Alım, sözleşmeli çalışanın takıma alınması konusuna da değindi.

Sözleşmeli olarak nitelendirdikleri yapıda 32 çeşit sözleşmeli işçi olduğunu kaydeden Alım, hepsine disiplin cezası verileceğini söyledi.

Yaklaşık 500 bin kişiyi ilgilendiren bu çalışmanın teknik olarak tamamlandığını kaydeden Alım, şöyle konuştu: “Bu çalışmanın bir reform mahiyetinde olduğunu belirtmek isterim. İrade Meclis iradesidir. Katkılarınız için şimdiden teşekkür ederim”dedi.

Bakan Alım, ellerinde çeşitli uluslararası fonların olduğunu ve sektördeki istihdamı artırmak için bu fonları işletmelere sunduklarını söyledi.

İstihdam sağlamaları halinde işletmeleri desteklediklerini belirten Alım, bu çalışmayı doğrudan sektöre nitelikli iş gücü yetiştirecek bir projeye dönüştürdüklerini söyledi.

Bakan Alim, bakanlığın önündeki sorunlardan birinin de devamsız işçi sıkıntısı olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Bu geçici işçi meselesi son derece önemli bir mesele. Bu konuyu da çözüyoruz. Ben onun çalışmalarını bitirdim, inşallah bu ay Yüce Meclis’e arz edilecek” dedi.söz konusu.

‘Ay sonuna kadar Meclis’e getireceğimi söyledim, inşallah sözümü tutarım’

Bakan Bilgin, emeklilik yaşıKonunun Türkiye’nin önündeki en değerli konulardan biri olduğunu, uzamasının sebebinin ise her bölümünün dinlenmesinden kaynaklandığını söyledi.

Konunun devlet açısından ele alındığını ancak doğrudan patronları ilgilendirdiğini kaydeden Alım, şunları kaydetti:

“İşveren, ‘Çalışanlarım kıdemli, deneyimli, iş tecrübesi ve becerileri gelişmiş. Onları kaybetmek istemiyoruz ama bir de bize maddi yük var. Bunu nasıl yapacağız, siz bu süreci nasıl yöneteceksiniz’ dedi. ?’ Diyor bize çeşitli teklifler yapıyorlar bunu erteleyin, bunu da erteleyin… İşin teknik kısmında da sıkıntılar var 1999 öncesi istihdam edilenler için dijital kayıt sistemimiz yoktu. iş değiştirdiler, evrakları kayboldu.Bütün bunları organize ettiler.Tam kapsama geldiğimizde bu ay sonuna kadar Meclis’e getireceğim dediğim gibi inşallah fiyatım Ocak ayına uzamaz.

Bütün bu çalışmaları tamamladığımızda bunu Büyük Meclis ile paylaşacağım. En kapsamlı düzenlemeyi yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Kurulda, yaş kuralı olmasaydı bugün Haziran ayına göre kaç kişinin emekli olabileceğini anlattım. 1 milyon 600 bine yakındı. Bugün bu sayı biraz daha yüksek. Ocak ayında biraz yükselecek. O yüzden dediğim gibi tüm verileri alıp gerçekçi bir çalışma yapmamız gerekiyor. Özel şubeye yansıyacak tüm yükü ve kamuya yansıyacak yükü ortaya koyduktan sonra tüm kamuoyu ile paylaşacağım. Asgari fiyat konusunda işçilerimizin yanında yer alacağımızı kimsenin merak etmesin diye burada belirtmek isterim.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu