Sarıyer Ekonomi Kongresi… Erhan Usta: “Türkiye’de Kurumlar Çok Yıpratıldı Bu Tesadüf Falan Değil. Türkiye’nin Kurumları Bilerek İsteyerek Yıpratıldı”
İYİ Parti Küme Başkanvekili Erhan Usta, 1. Sarıyer Ekonomi Kongresi’nde; “Ekonomi yönetiminden kim sorumlu bu sistemde? Bunun cevabı yok. Yani Hazine ve Maliye Bakanlığı üzerinde bir şey götürülüyor. Hazine ve Maliye Bakanlığının makro ekonomi yönetimi yapacak bir kurumsal kapasitesi yok. Kanun da ona o yetkiyi vermiyor ama onun üzerinden bir şey götürülüyor. Türkiye’de kurumlar çok yıpratıldı bu tesadüf falan değil. Türkiye’nin kurumları bilerek isteyerek yıpratıldı” dedi.
Sarıyer Belediyesi tarafından düzenlenen ve iki gün sürecek olan 1. Sarıyer Ekonomi Kongresi, Boğaziçi Kültür Sanat Merkezi’nde bugün başladı. DÜZGÜN Parti Küme Başkanvekili Erhan Usta, kongreye konuşmacı olarak katıldı. Usta, şunları söyledi:
“Ekonomi idaresinden kim sorumlu bu sistemde? Bunun karşılığı yok. Yani Hazine ve Maliye Bakanlığı üzerinde bir şey götürülüyor. Hazine ve Maliye Bakanlığının makro iktisat idaresi yapacak bir kurumsal kapasitesi yok. Kanun da ona o yetkiyi vermiyor lakin onun üzerinden bir şey götürülüyor. Hasebiyle sistemde bir eza var. Sistemsel dert var. Şahıslarda esasen külfet var. Alışılmış ben vakit zaman Meclis konuşmalarında, alışılmış orada dokunulmazlığımız da var burada olmayabilir lakin tekrar daima şunu söylüyorum. Türkiye’de kurumlar çok yıpratıldı bu tesadüf falan değil. Türkiye’nin kurumları bilerek isteyerek yıpratıldı” dedi.
“ENFLASYONUN BİR YILDA TÜİK SAYISINA NAZARAN BİLE 66 PUAN ARTTIĞI ÖBÜR DÜNYADA İKTİSAT YOK”
Türkiye’nin cari açığına değinen Usta, şöyle konuştu:
“Dün akşam Sayın Kılıçdaroğlu’nun tweeti var işte. Borsayla ilgili olan meseleyi görüyoruz. Borsada manipülasyon iddiaları var. Bunun denetlendiği soruşturulduğu bu kadar önemli iddia ortada dolaşırken efendim borsa yöneticilerinin daha doğrusu bununla ilgili düzenleyici kurumun yöneticilerinin servetleriyle ilgili bir sürü şey açığa çıkmışken bir tane soruşturma görmüyoruz. İşin bu kısmı şimdi tabii küresel konjonktüre bakıyorsunuz. Önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yardımcı olacak global konjonktür de yok. Buradan kaynaklanan birtakım düşünceleri da daha fazla hissedeceğiz. Bu türlü bir ortamda bu kadar külfetlerin olduğu, enflasyonda dünyada dördüncü, beşinci sıradayız. Enflasyonun bir yılda TÜİK sayısına nazaran bile 66 puan arttığı diğer dünyada iktisat yok. Bu kadar makus gerçekten.
Fakat bunları yönetecek ve bunları aşağıya çekecek, iktisada istikrar kazandıracak, bir program yok. Türkiye iktisat modeli diye bir model ortaya atıldı. Model falan değil hiçbir fikri temeli, bilimsel yanı olmayan ve temelinde Türkiye’nin cari fazlası vermesine dayalı bir program inşa ettiler. Geçen yılın ağustos, eylül, ekim aylarında üç ay cari fazla verince Türkiye ekonomisi sürekli cari fazla verecek sandılar. Geçen yıl plan bütçe komisyonu üyesiydim. Orada da söyledim; bakın bu bir krizden kaynaklanan durumu kalıcı sanmayın. Türkiye’nin cari fazla vermesi için endüstrisinde tarımda yapısal dönüşüm yapmayan bir iktisadın cari fazla vermesi mümkün değil dedik. İnanmadılar, cari fazla verecek zannettiler. Sonra kasım ayından itibaren Türkiye çok önemli cari açıklar verdi yılın birinci sekiz ayı cari açık 40 milyar dolar. Zati hiçbir formda model diyemeyeceğimiz bir şeyin temel kurgusu çöktü buna karşın öbür bir model ortada yok yanlış siyasetler uygulanıyor bilhassa geçen Eylül ayından itibaren para siyaseti yanlıştı. Bunu da toplum ağır bedellerle ödüyor. Yoksullaşma olarak ödüyor.”
“MİLLETİMİZ RUHSATI BİZE VERİRSE; TÜRKİYE’NİN SORUNLARINI BİZ KISA SÜREDE ÇÖZERİZ”
“Bu yapı sürdürülebilir bir yapı değil” diyen Usta, şunları ekledi:
“Altılı masa olarak bunların düzeltilmesi için gayretler sarf ediyoruz. Bütün bu olumsuzluklara rağmen Türkiye’nin meseleleri çözülebilir. Kâfi ki düzgün niyetli güçlü bir iktidar iş başına gelsin akıllı takımlarla liyakatli kadrolarla… Buradan sizlere tabir etmek istiyorum ki biz siyasetçiyiz karamsarlık değil ümit aşılamak zorundayız. Ben çözüleceğine inanıyorum. Milletimiz bu ruhsatı bize verirse; Türkiye’nin sıkıntılarını biz kısa müddette çözeriz diyorum.”
