Osmanlı Devletini Gizlice Bazı Hilelerle Yöneten Cüceler: Nasuh ve Cuhud (Üstelik İmparatorluk En Geniş Sınırlarındayken!)
Cüceler, kamburlar, Habeşliler(Etiyopyalı siyahlar)… Bugün onlara karşı rastgele bir saldırı var. ayrımcılıkHer ne kadar kabul edilemez olsa da geçmişte sadece görünüşleri bile onları toplumda alay konusu yapmaya yetiyordu.
Bu nedenle ülkeyi yönetiyorlar. önemli pozisyonlardaonların var olduğunu ve hatta bir dünya imparatorluğuna sahip olduklarını OsmanlıBırakın onları yönetmeyi, ciddiye alınabilecek bir konuma ulaştıklarını hayal etmek bile zor.
16. yüzyılda cüce, Habeşli, kambur ya da hadım olsaydınız saray soytarısı olabiliyordunuz.
Çünkü 14., 15. ve 16. yüzyıllarda sizi görmek bile insanların anlamsızca gülmesine sebep oluyordu. palyaçolar köle pazarlarındansatın alınır, sarayaİkramiye olarak gönderildiler.
palyaçolarsarayda CetvellerOnları eğlendirir, dertlerini unuttururlardı.
Saray soytarıları Cüce Nasuh ve Cüce Cuhud; III. Murad’ın üzerinde aldığı kararları etkileyecek kadar gücü vardı.
tam kararında Osmanlı imparatorluğu Dünyada en geniş sınırlarına ulaştığı dönemden bahsediyoruz. Böyle bir dönemde dünyanın en büyük devletinin padişahı iki cüce Onu avucunuzun içinde tuttuğunuzu hayal edebiliyor musunuz? mahkeme heyeti Cüce Nasuh ve Cüce CuhudHatta önemli pozisyonlara kimin atanacağı üzerinde bile nüfuzları vardı.
Yani bu iki palyaço gayri meşruçeşitli yollarla büyük miktarda servet biriktirmiş ve önemli bir gelir elde etmiştir. rüşvet ağı kurmuşlardı. Hükümet yetkilileri göreve gelebilmek için bu palyaçolara rüşvet vermek zorunda kaldı.
Palyaço deyince aklımıza şaka yapan ve ciddiye alınmayan komik insanlar gelir.
Sadece palyaço olmak için eğlenceli Görünmek hiçbir zaman yeterli olmadı. palyaçolar hızlı zekaBilgili olmaları ve ince espriler yapabilmeleri bekleniyordu.
palyaçolar, cetvelEn kötü anlarınızda bile güldürür, sizi endişelerinizden uzaklaştıracak güzel hikayeler anlatır ve karşılığında size çok şey verir. uç alacaklardı. Tek erdemleri insanları güldürmek değil, aynı zamanda düşündürmekti. Bu nedenle palyaçoluk sadece Osmanlı’da değil dünyanın birçok yerinde ciddiye alınan bir meslekti.
Palyaçolar şiirden, müzikten, tiyatrodan anlıyorlardı ve hatta bilim ve ideolojiyle ilgileniyorlardı.
Hükümdarın görevleri hiçbir zaman Eğlendirmek yeterli değildi . En değerli görevleri hükümdara daima doğruyu söylemekti. Yöneticilerin etrafı kendilerine çıkar sağlamak isteyen sayısız insanla çevrili olduğundan, doğruyu söylemek için bir nedenleri vardır. palyaçofiyatlar şunlardı.
Palyaçolar, gerçeği doğrudan söylemek yerine sanatsal yollarlaifade edeceklerdi. Mizah, şiir, müzik, dans ve kostümlerle hazırladıkları gösterilerleDeğerli mevkilerdeki insanların aldatmacalarını ortaya çıkarırlardı.
VIII. Henry’ye adıyla seslenen tek kişi onun soytarıydı.
Sertliği ve acımasızlığıyla ünlü İngiliz Hükümdarı VIII. Henrypalyaço Will Somers Hükümdarıyla sözlerini sansürlemeden açıkça konuşabiliyordu. “Majesteleri” veya “Efendim” diye seslenmesine bile gerek yoktu.
IV. Leopold’un soytarı olası bir savaşı önlemişti.
Avusturya Dükü IV Leopold 1386 yılında İsviçre’ye saldırmaya hazırlanırken hükümdarın karşısına gerçekle çıkan tek kişi palyaçosu oldu. Hükümdarı övmek Meclis üyeleri“Siz aptallar, hepiniz İsviçre’ye nasıl gireceğinizi biliyorsunuz ama hiçbiriniz size nasıl çıkacağınızı anlatmıyorsunuz” diyen palyaço sayesinde olası bir savaş önlendi.
Bayezid döneminde Osmanlı’ya gelen soytarılık, Batılılaşma süreciyle sona erdi.
Saray soytarılarının saraylarda çalıştırılmasının tarihi eski Mısır’a kadar uzanır. Avrupa’daki saraylarda büyük değeri vardı. pohpohlamaMeslek, Doğu’da tuhaflıklarşeklinde yerini buldu.
Bizim durumumuzda Abbasi Dönemi1800’lü yıllarda başlayan palyaçoluk mesleği neredeyse 1800’lü yıllarda başlamıştır. Tazminat Dönemi İçinde1000 yıl sonra sona erdi.
Yozlaşmış ve yozlaşmış bir sistemde ancak palyaçoların Nasuh ve Cuhud kadar iktidarı ele geçirip kendi çıkar ağlarını kurmaları mümkündü.
özellikle Osmanlı’da 16. yüzyılın sonlarına doğruDevlet kurumları giderek yolsuzlukPek çok işi gayri meşru yollarla halletmek alışkanlık haline geldi ve saray ve hükümdar için değerli bir yere sahip olan soytarılar da bu sistemin içinde yer aldı.
Batılılaşma ve devleti modernleştirme çabalarıyla bu farklı gelenek ortadan kalktı. Yozlaşmış yönetimlerde devlet işleri sistemlerden ziyade, bol manipülasyonla yürütülür. arkadaşlık ilişkileriyleBugün hala değişmeyen bir durumdur.
Osmanlı ve Orta Çağ’daki diğer farklı olaylar:
