Haber

İstanbul Rehberler Odası, Turist Rehberliği Meslek Kanunu’na itirazını dile getirdi

İSTANBUL Rehberler Odası, 6326 sayılı Turist Rehberliği Meslek Kanunu’nda yapılması planlanan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulması planlanan önerilere itirazlarını dile getirmek üzere basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında konuşan İstanbul Rehberler Odası Başkanı Hüseyin Özgür Özaltun, planlanan değişikliklerle ilgili “Mesleğimizin kalitesinin düşürülmesine karşıyız” dedi.

İstanbul Rehberler Odası, 6326 sayılı Turist Rehberliği Mesleği Kanunu’nda yapılması planlanan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulması planlanan önerinin unsurlarına itirazlarını dile getirmek üzere bir basın toplantısı düzenledi. İstanbul Rehberler Odası Başkanı Hüseyin Özgür Özaltun, “Öncelikle yasa teklifinde otobüste rehber bulundurma zorunluluğunun kaldırılmasına yönelik bir durum var. Özellikle otobüslerde Türkçe rehber bulundurma zorunluluğunun kaldırılması ve otobüslerde Türkçe rehber bulundurma zorunluluğunun kaldırılması gibi bir durum var. Yabancı gezginlerin seyahat ettiği araçların daha küçük olması farklı sonuçlara yol açabiliyor. Bunun yasalaşması hem ülke aleyhine propagandanın önüne geçecektir.” Aynı zamanda bu grupları Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan lisanslı rehberler aracılığıyla disipline etmek, ihtiyaçlarını karşılamak, seyahatleri boyunca güvenli bir şekilde muhafaza etmek ve ülkemizden olumlu fikirlerle ayrılmalarını sağlamak için tasarlanmış bir unsurdu. Ne yazık ki bu zorunluluğun kaldırılması onlara bu memnuniyeti, kaliteyi ve hizmeti getirmedi. Bu unsurun tekliften çıkarılmasını uygun bulmuyoruz. Ancak mesleğe giren ve lisanslarında yabancı dilleri yazılı olan meslektaşlarımızın her 5 yılda bir bu yabancı dillerde yeniden sınava tabi tutulması gibi bir durum var. Bu arkadaşlarımızın mesleğe yabancı dile hakim olarak geldiklerini ve bu mesleği yabancı dillerde icra ettiklerini biliyoruz. “Olası bir sınav gerginliği veya sınava katılamama veya benzeri durumlarda haklarını kaybetmemek adına bildikleri dillerde tekrar sınava girmelerine gerek olmadığını düşünüyoruz.” dedi.

“MESLEĞİMİZİN KALİTESİNİN DÜŞMESİNE KARŞIYIZ”

Özaltun, “Bunun dışında sanat tarihçilerimizin, arkeologlarımızın ülkemiz turizmine katkısını asla inkar edemeyiz. Ancak onların mesleği başka meslek, rehberlik mesleği başka meslek, aramızda çok değerli sanat tarihçilerimiz, arkeologlarımız var.” Meslektaşlarımız 100 saatlik programın öğrencileri değil, diğer öğrencilerdir.” Onların en azından bir yüksek lisans programından mezun olup rehber ve yol gösterici olması gereken programda aramıza katılmaları bizim için büyük bir nimet olacaktır. Elbette onların meslektaşımız olmasını isteriz. Ama kolay programlarla değil, rehberliğin bir meslek olduğu rehberliğiyle ve bu mesleğin bir eğitim-öğretim disiplini içinde edinilmesi gereken koşullarla. Yabancı dil rehberi alıp aramıza katılmalarını daha uygun buluyoruz. Bunun dışında yabancı dil bilmenin rehber olma şartlarından çıkarılması gibi bir durum da söz konusudur. İddia olarak vatandaşlarımızın yurt içi seyahatlerinde yabancı dil bilen bir rehbere ihtiyaç duymadıkları, aslında bizlerin de yabancı olduğumuz tezi ileri sürülüyor. Dil konuşan rehberler olarak vatandaşlarımıza da memnuniyetle kendi dilimizde rehberlik ediyoruz. Yabancı dil bilgisinin mesleğe kabul koşulları listesinden çıkarılması, bir yeterliliğin işe kabul koşullarından çıkarılması anlamına gelir. Rehber meslek örgütünün temsilcileri olarak mesleğimizin kalitesinin düşürülmesine karşıyız ve buna karşı çıkıyoruz. “İlgililerden talebimiz, mesleğe kabul şartları arasında en az bir yabancı dil bilme şartının kaldırılmamasıdır” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu