Haber

Bodrum’da açılması planlanan taş ocağıyla mücadele sürüyor

ESMA TURAN

Muğla Bodrum ilçesinde açılması planlanan taş ocağına karşı yöre halkının açtığı yürütmenin iptali davasının son duruşması bugün görüldü. Mahkemenin kararını 15 gün içinde vermesi bekleniyor. Mahkeme önünde konuşan Avukat Remzi Kazmaz, “Bodrum’da RES şirketlerine karşı kazandık ve RES şirketlerini ihraç ettik. Artık maden açmaya çalışan ve sadece kar amacı güdenler için umut ediyorum ki; Sayın mahkeme olumlu karar verecek ve ‘ÇED gerekli değildir’ kararını iptal edecek.” .

Bodrum’un Kızılağaç, Yalıçiftlik ve Çamlık İlçeleri sınırları içindeki bölgede Deniz Madencilik’in açmayı planladığı taş ocağına karşı yöre halkının su kaynaklarını ve zeytinliklerini koruma çalışmaları sürüyor.

Geçtiğimiz yıl ocak için “ÇED gerekli değildir” raporu gelmişti. Raporun ardından 134 köylü, ÇED raporunun iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle mahkemeye dava açtı. Geçtiğimiz Aralık ayında dava kapsamında bilirkişi incelemesi yapılmıştı. Raporda uzman, köylülerin geleceğinin ve bölgedeki ekolojik istikrarın tehlikede olduğunu belirterek lehte karar verdi.

Muğla İdare Mahkemesi’nde bugün görülen son duruşma öncesinde Çimento Fabrikası’na karşı mücadele veren Bodrum Çevre Platformu ve Deştin Çevre Platformu üyeleri ellerinde zeytin parçalarıyla mahkeme önünde toplandı. Duruşmanın ardından mahkeme önünde açıklama yapan avukat Remzi Kazmaz, “Zaten yürütmeyi durdurma kararı verilen bir mahkeme. Haklı olduğumuz çok açık. Bu da tutanakta söylendi. Uzman raporları. Arkadaşlarım ve stajyerlerle birlikte çok iyi bir savunma yaptık. Komite de notlarını aldı. 15 gün sonra.” bize haberler“Gönderecek” dedi.

Kazmaz açıklamasına şöyle devam etti:

“Kızılağaç, Yalıçiftlik ve Çamlık İlçelerinde kurulması planlanan maden sahası, kırma eleme tesisi dediğimiz 5 tondan 360 metreküpe çıkarılacak. Bugün bu gördüğünüz köylüler 2 yıldır yollardalar. Büyük bir maden sahasının açılması çalışmasına karşı orada haklarını arıyorlar. Son olarak Muğla 2. İdare Mahkemesi “Sizin açtığınız bu davayla ilgili olarak Muğla İdare Mahkemesi bir duruşma önce yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Bu yapılacak doğru şeydi. Mahkeme kararının ardından o bölgedeki faaliyetler durduruldu.

“ZATEN SUSUZ OLAN BODRUM YİNE SUSUZLUĞA GÖMÜLECEK”

Daha sonra uzmanlar geldi ve bunu raporda açıkça söylediler, Zeytin Kanunu’nun 20. maddesinde açıkça yazıyor; ‘Hiçbir tesisin kilometre üstü alanında iş yapamazsınız. Zeytinyağı fabrikası kursanız bile bakanlıktan izin almanız gerekiyor. Ancak 250 metre ileride açılacak olan bu ocağın yaratacağı bu durum, hem yaşam alanlarını tehlikeye atıyor hem de insanların geçim kaynağı olan zeytin için tehlike oluşturuyor. Burası kuru, madenler suyla çalışıyor. Uzman burada yer altı suyu kaynağının bulunduğunu söyledi. Biz o uzmana karşı çıktık. Yer altı su kaynaklarımızın olduğunu biliyoruz ama maden açıldığında oradaki kristalleşmiş mermerlerde kırılmalar olacak ve yer altı sularımız yok olacak. Aslında susuz kalan Bodrum yine susuz kalacak.

“BU DAVALAR ORGANİZASYON OLMADAN KAZANILAMAZ”

Üzerimize musallat olan, kâr kokan RES şirketlerine karşı sizlerle birlikte 3 kez kazandık, RES’leri kovduk. Şimdi maden açmaya çalışanlar ve orada sadece kâr amacı güdenler için, bugün umarım değerli mahkeme olumlu karar verir ve ‘ÇED gerekli değildir’ beyanını iptal eder. Mahkemenin olumlu sonuç vereceğine inanıyorum. Bu kararını 15 gün sonra bize bildirecek. Hukuk ve avukat yaşam alanlarınızı bir yere kadar savunabilir ama asıl savunucu sizsiniz, orada yaşayan insanlardır. Karşı taraftan bir savunma yaparak, çarpık konuşan, “Dışarıdan geldiler” diyen medyayı ve “Bunlar gerçek müşteri mi?” diye sorma cüretini gösterenleri gururla işaret ettim. . Ben olmasaydım siz yaşam alanlarınızı savunmaya devam ederdiniz. “Bu davalar örgütlenmeden, bir araya gelmeden, sadece hukuka dayanılarak kazanılamaz.”

Deştin Çevre Platformu adına konuşan Haluk Özsoy, çimento fabrikasına ilişkin süreci anlattı. Özsoy şunları söyledi:

“Mahkeme ısrarla yürütmeyi durdurma kararı vermemeye çalışıyor. 9 bilirkişiden 9’u oybirliğiyle ‘buraya bu fabrika yapılamaz’ derken mahkeme ek rapor istedi. Ek rapor lehimize geldi ama yine durdurmadı, bu sefer ek sorular sordu ve bu soruların cevabı “Bizim lehimizeydi ama yine de nöbetimizi sürdürüyoruz” oldu.

Kaynak: ANKA / Güncel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu